Yatırım piyasalarında ve ekonomi ekosistemi içerisinde en fazla karşılaşılan terimlerden bir tanesi olan spread, her türlü değerli ürünün alış ve satış fiyatı arasında ki farkı ifade etmek için kullanılır. Bahsedilen fiyat farkı oldukça küçük olarak bilinse de yatırımcıların spread stratejileri oluşturmaları açsından önem taşımaktadır. Spread aynı zamanda arada oluşan fiyat farkını maliyet olarak da görmektedir. Spread oranlarının düşük olması ya da yüksek olmasının yatırımcıya ve işlem sahiplerine bir avanta ve dezavantaj sağlamaktadır. İki farklı çeşidi bulunan spread forex piyasasında ve diğer tüm borsa işlemlerinde kullanılan birer ölçüttür. Piyasanın hareketliliği, ürünlere olan talep ve ihtiyaç oranının artması dolayısı ile belli bir fark oluşacaktır. Bu farktan etkilenmek istemeyen yatırımcıların tamamının ülke gündemlerini, alım satım tablolarını iti takip etmesi önemlidir. Bir an evvel kar etme amacının gerçekleştirilmesi açısından bu işlem oldukça kıymetlidir.
Başlıklar
Alınan ve satışa sunulan her bir ürünün anlık olarak ya da dönemsel bazda fiyatı değişmektedir. Yapılacak faaliyetlere göre, rekabet oranının artması ya da azalmasına göre değişkenlik gösteren bir satış politikası her ülkede ve hatta illerde bile farklılık gösterecektir. Özellikle ‘Euro, Dolar, Altın’ gibi enstrümanlarda bu fiyat aralığı gün be gün değişir. Tüm bu değişimler an be an kontrol edilmelidir. Bu nedenle hiçbir zaman bir ürünün alış fiyatı ve dolayısı ile satış fiyatı aynı olamaz. Mutlaka az da olsa bir fark oluşur. Alış ile satış arasında ki küçük miktarlar spread tabiri ile açıklanmaktadır. Kur farkı olarak da nitelendirilebilen finansal bir terim olarak yatırımcıların ve iş dünyasının bildiği bir terimdir.
Finans dünyasında kur farkı olarak nitelendirilen spread teriminin; ‘Sabit Spread’ ve ‘Dinamik Spread’ olmak üzere iki farklı çeşidi bulunmaktadır.
Kur farkının piyasadaki gelişmelerden, arz ve talepten, dalgalanmalardan etkilenmeden devam eden bir türüdür. Burada ki gelişimlere bağlı olarak nakitler riske edilmez, büyük bir risk ve tehdit unsuru söz konusu değildir.
Sabit Spread kavramının aksine Türkiye’de en çok tercih edilen yöntem olarak ifade etmek mümkündür. Her ne kadar risk oranının fazla olduğuna dair bilgiler ve düşünceler yoğun olsa bile, işleyişi sabit spread yöntemine nazaran daha güvenlidir. Burada ki güven ortamı ise bu yöntemin piyasanın koşullarını değerlendirmesi ve ona göre yatırımcıya bir yol göstermesinden kaynaklanabilmektedir.
Alış ve satış arasında ki fark ya da kur farkı olarak da bilinen spread, aynı zamanda bir işlem maliyeti olarak sisteme işler. Bu maliyet bedelleri kullanıcılar tarafından karşılandığı için düşük spread her zaman büyük bir avantajdır. Düşük spread aynı zamanda düşük maliyet oranı olarak yatırımcıların karşısına çıkan bir olgudur. Bu durumda, her bir yatırımcı aslında yatırım projesine başladığı ilk andan itibaren maliyet hesaplaması yapmalı ve bu maliyetin düşük olmasına özen göstereceği için de düşük spread oranını iyi hesaplamalıdır.
Ülkelerin üretim ve satış politikalarına bağlı olarak kullanılan dövizlerin, anlık gelişmelerle birlikte alışı ve satışı arasında bir fark oluşmaktadır. Dolayısı ile bu noktada işlem maliyetleri yerini almaya başlar. Her ülkede ve her döviz kuruna göre gösterilen bu farklar borsada ve forex piyasasında oldukça önem taşır. Borsada satışta olan enstrümanların türünün ne olduğu ve bu ürünlere gösterilen rağbete göre oluşan farklar vardır. Bu farklar üzerinden ise farklı maliyet bütçeleri çıkarılabilir.
Alım satıma bağlı olarak yatırım yapan her bir şirketin ilk amacı kar etmektir. Burada edilecek kar ise genellikle stratejik hatalardan kaçınmakla oluşur. Fakat en önemlisi ise kar elde edebilmenin en kritik noktası maliyeti olabildiği kadar düşük tutmaktan geçer. Borsa dışında gerçekleşen alım satım ileri içinde aslında bu durum geçerliliğini korur. Bir üründen kar elde edebilmenin yöntemi; ürünü ucuza mal etmekten geçer. Borsa da durum aynen bu şekildedir. Her şey sanal ortamda gerçekleştiği için maliyet planının önemi olmadığı düşünülür. Fakat ucuza mal edilebilen her bir işlemde kar amacı kaçınılmaz ve istenen bir sonuçtur.
–Karşılaşılan maliyetlerin düşük olması için farklı ülkelerden edinilecek ürünlerin araştırılması iyi yapılmalıdır.
-Alım ve satım emirleri sık sık güncellenmeli, piyasa her daim kontrol edilmelidir.
-Özel yazılımlar geliştirilmeli ve bu yazılımlar sayesinde anlık iniş çıkışların tamamından haberdar olunmalıdır.
-Arbitraj sisteminden haberdar olunmalı ve bu bağlamda gerekli eğitimler alınmalıdır.
-Kur farkının en az olabildiği bölgelerin gündemi takip edilmeli ve anlık işlem yapılma fırsatı kaçırılmamalıdır.
-Rollover sistemine geçilmesi durumlarında emirlerin yeniden düzenlenmesi ve bu düzenlemelerin güncel verilerden oluşması çok önemlidir.
Her bir işletme ve her bir yatırımcının ana amacı kar etmek olmalıdır. Bu bağlamda yapılan işlemlerde kar etmek için spreadın düşük olması ve bunun takibinin iyi yapılması gerekmektedir. Her bir yatırımcının piyasada aktif olarak rol almaya başlaması ile birlikte zara etmeye başladığı da bilinir. Spread oranlarının iyi takip edilmesi ve bu oranın düşük olması durumunda derhal alımların gerçekleştirilmesi sayesinde zaman kaybı olmadan, planlanan amaca ulaşılır. Spread planlanan amaçların uzun vadeye yayılmaması açısından önem taşımaktadır.
Anasayfa
Canlı Borsa
Borsa
Döviz Kurları
Altın
Hisse Senetleri
Endeksler
Kripto Paralar
Döviz Hesaplama
Döviz Çevirici
Kredi Arama
Haber Servisi
